Proje Ortaklarımız

Üye Olun

E-posta:

Sitemize üye olarak bizden haberler alın.

Haberler


PERSEID GÖKTAŞI YAĞMURU

14/08/2009

Yaz gecelerine denk düşen bu göktaşı yağmuru, göktaşı yağmurlarının en tanınanıdır. Gökyüzü tutkunları gözlem programlarını göktaşı yağmurunu görebilmek için  bu tarihler arasına denk getirmeye calışırlar. Amatör gökyüzü gözlemcilerinin heyecanla bekledikleri 10. Ulusal Gökyüzü Gözlem Şenliği de, 17-19 Ağustos tarihleri arasında, Bursa-Uludağ'da yapılacak. Gezegenimiz 17 Temmuz - 24 Ağustos tarihleri arasında, Güneş çevresinde 130 yılda bir tur atan Swift-Tuttle kuyrukluyıldızının yörüngesinde bıraktığı kalıntıların içinden geçer. Bu yıl gerçekleşecek göktaşı yağmuru sırasında olağanüstü bir artış beklenmemektedir. Göktaşı sağanağının en yoğun olacağı gecelerin 11-12 ve 12-13 Ağustos geceleri olması beklenmekte. Aşağıdaki gök haritasından da görülebileceği gibi göktaşları kuzey-doğu yönünde gece yarısından sonra yükselen Perseus takımyıldızından yağıyormuş gibi görülecekler. Yerleşim yerlerinden uzak çok karanlık bölgelerden saatte 100 kadar göktaşının görülmesi beklenmekte. O tarihlerde gece boyunca Ay'ın olmaması gözlem için uygun koşullar oluşturmaktadır. Işık kirliliğine uğramamış şehir ışıklarından uzak olabildiğince karanlık bir yeri gözlem alanı olarak seçebilirseniz, göktaşlarını görme şansınız daha da artacaktır.

perseid02.550px

GÖKTAŞI YAĞMURLARI NEDİR ?

Güneş çevresinde değişik yörüngelerde dolanan irili ufaklı her türlü kaya parçasına göktaşı denir. Kuyrukluyıldızların yörüngelerinde dolaşırken tamamen parçalandıklarında geriye kalan katı küçük çekirdek parçaları ve yine bu bozulma ve parçalanma süreci sırasında yörüngelerinde bıraktıkları kuyrukluyıldız maddesi göktaşlarının kaynağıdır. Ayrıca Apollo türü parçalanmış küçük gezegen artıklarına da göktaşı denir. Bunların boyutları 10 km çaplı kaya parçalarından, 1 mikron büyüklüğündeki toz parçacıklarına kadar değişir. Göktaşlarının büyük olanlarının kökeni küçük gezegenler, küçük olanların kökeni ise kuyrukluyıldızlardır. Eğer uzayda bol miktarda bulunan bu göktaşlarının yörüngeleri Dünya'mızın yörüngesi ile kesişirse, göktaşı büyük bir hızla (12-72 km/sn) atmosfere girer. Bu sırada meydana gelen sürtünme ile göktaşı ısınır, yanar ve ışık saçmaya başlar. Halk dilinde bu olaya yıldız kaydı denir. Özellikle açık yaz gecelerinde her insanın yıldız kayması olarak gördüğü hatta niyet tuttuğu bu ilginç görüntünün aslında uzaydaki yıldızlarla hiç bir ilişkisi yoktur. Göktaşının parlaklığının birden arttığı yanma işlemi bize çok yakın bir konumda, Dünya atmosferinde meydana gelir. Yılın belirli gecelerinde kayan yıldızların sayısı çok artar. İşte bu olaya göktaşı yağmuru adı verilir. Göktaşı yağmurunun hızlandığı gecelerde göktaşlarının yıldızlara göre gökyüzünde  izlediği yol bir gök atlası üzerine çizilirse, tüm bu yolların aynı noktada kesiştiği görülür. Yani o gece, tüm göktaşları gök yüzünde sanki bu noktadan geliyormuş gibi görülürler. Gökyüzündeki bu noktaya saçılma (radyan) noktası denir. Aslında hepsi birbirine paralel yörünge izleyen göktaşları atmosfere girmektedir. O geceki göktaşı yağmuru bu saçılma noktasının bulunduğu takımyıldızın adı ile anılır. Örneğin; Perseid, Leonid göktaşı yağmuru gibi.

Yeryüzün'den yaklaşık 120 km yukarıda yanarak ışık saçmaya başlayan göktaşlarının çoğu 60 km üstümüzde yanıp yok olur. Bunlar boyutları çok küçük olanlardır. Eğer göktaşı yeterince büyükse yanan kısmından artan parçalar yeryüzüne kadar ulaşabilir. Böyle büyük olanlar gökyüzünde çok daha fazla ışık saçtığı için bunlara ateş topu denir. Yeryüzüne ulaşan göktaşlarının sayısı çok azdır. Bu yağmurlardan sonra zaman zaman 2-3 tane tuğla büyüklüğünde göktaşı bulunmaktadır. Dünya'ya ulaşabilen göktaşları yandığından rengi siyahtır. Atmosferde gazla sürtünmesinden dolayı da yüzeyi cilalanmış gibi düzdür. 

Yörüngesi bilinmeyen çapı bir kaç yüz metreden daha büyük bir göktaşıyla çarpışmanın çok nadiren yüzbinlerce yılda bir olduğu bilinmektedir. Olası çarpışma tehlikelerinden korunmak için NASA'da sürekli bir gözlem programı sürdürülmektedir.

Bu haber http://www.koeri.boun.edu.tr siismli siteden alınmıştır.

< Tüm haberler